

Herkese merhaba:)
Ben 2 ay öncesine kadar çok uslu, sessiz, çok güzel uyuyan hatta zor uyandırdığımız bir bebeğin annesiydim. Uyku konusuna Melike’nin doğumundan beri dikkat edip özellikle yerinde kendi kendine uyumasını sağlıyordum; ama kızım 3.5 aylık olduğunda anladım ki, bu sadece yerinde uyuma işi ile bitmiyormuş.
Melike’nin gündüz uykuları gün geçtikçe kısalmaya hatta en son en fazla 25 dk sürmeye başlamıştı. Tüm gün benimle uyanık kalan bebeğim üstüne bir de gece 23:00 civarı uyumaya başlamıştı. “Ama olsun erken uyutma, yoksa gece uyanır ya da erken kalkar’’ sözleri yüzünden çocuğu 20:00’da uyuduğunda zorla uyandırdığımızı bile biliyorum:) Bir de tabi emzik sıkıntımız vardı. Uykuya dalmasını çok kolaylaştırmakla birlikte ağzından düştüğünde uykusu hemen açılıyordu. İtiraf ediyorum, bir keresinde yorgunluktan emziğin önüne düşmesin diye küçük bir nesne koymayı bile denedim.
Zamanla bebeğim her gece sesi kesilene ağlamaya başladı. Her gece en az yarım saat Melike’yi önce karanlıkta sakinleştirmek sonra emziğini tutarak uyumasını beklemek rutinimiz olmuştu. Sabahları da erkenden uykusunda ağlamaya başlamıştı, uykunun son iki saatini ara ara ağlayarak geçiriyordu yorgunluktan.
Bu şekilde yaklaşık 1.5 ay geçirdikten sonra internette arkadaşımın BeeAnne Mutlu Son’a yazdığı yazıyı gördüm. Önce saçma geldi birinin telefonla bebeğimin uykusunu ayarlayacak olması, sonuçta ben yanında olmama rağmen sakinleştiremiyordum, bebeğimi hiç tanımayan biri bunu nasıl yapacaktı? Üstüne bir de uyku eğitimi eşittir çocuğu saatlerce ağlatmak diye yanlış bir inanış vardı. Sonra arkadaşımla konuşunca fikrim değişti, Çiğdem Hanım’la da konuşunca kesin olarak eğitim aldırmaya karar verdim ve aynı çaresizliği benimle paylaşan eşim de çok inanmamasına rağmen destek oldu.
Eğitim hiç sandığım gibi zorlu geçmedi, kabul ediyorum ilk gün zordu, ağladı; ama sadece ilk gün. İkinci günden itibaren bebeğim gece 11 saat kesintisiz uyumaya başladı. Üstelik emzik olmadan. Ben emziği hiç bırakamayacağımızı sanıyordum oysa. Çok şaşırmıştım; çünkü Melike tam Çiğdem Hanım’ın söylediği saatlerde tam onun söylediği şekilde davranıyordu. Bir yandan Çiğdem Hanım’a her ihtiyacım olduğunda ulaşabilmek ve bunu bilmek de beni çok rahatlatmıştı. Kendisi de anne olduğu için sanırım; bazen kurallarımızın dışına çıktığımız oluyordu:) Çiğdem Hanım bana o kadar destek oldu ve o kadar güven vericiydi ki, kimsenin desteğine ihtiyacım kalmamıştı bu süreçte; çünkü doğru yolda olduğumuzdan emindim.
Eğitimin sonunda ise gündüz tam saatinde, emziksiz ve uzun süren uykusunu uyuyan ve gece deliksiz uyuyan bir bebeğim oldu. Ağlama meselesine gelince; bebeğim artık sadece uyku öncesi birkaç dakika hafif mızıldanıyor ve bence eğitim sürecindeki toplam ağlaması bile eskiden 1 günlük ağlamasından daha az. En azından yorgunluktan ve yardım isteğinden değil; başlarda sadece eğitime direnç gösterdiği için ağladığını bilmek bile güzel.
Çiğdem Hanım’a eğitim sırasında ve sonrasında da verdiği destek için, bebeğimin daha güzel uyuyan ve daha sağlıklı bir bebek olmasını sağladığı için ve hayatımızı düzene soktuğu için çoook teşekkür ediyorum. Kendisini tanımış olmaktan dolayı da ayrıca çok mutluyum.
Hikayemizin bizimle aynı çaresizliği paylaşan ailelere umut olması dileği ile….
Hayriye Tokuçoğlu Altunay
BeeAnne Notu: Balarımız Melike ile inanılmaz güzel, sakin, rahat bir uyku eğitimi süreci geçirdik. Hayriye Hanım’ın sükuneti tüm ekibe çok olumlu yansıdı ve eğitim su gibi aktı diyelim:) Hayriye Hanım ve eşinin doktor olması nedeniyle, kendilerini önümüzdeki yoğun döneme bol uykuyla hazırlamamız gerekiyordu ki, başardık:) Mutlu Son’a ulaşmanın mutluluğuyla, tüm aileye ama en çok da tatlı Melike’ye sevgiler…