‘İyi davranışları korkudan değil, mutluluk ve sevgiden kaynaklanan bir çocukla hayatınızı paylaşın” diyerek giriş yapıyor Dr. Aldort ve insanların doğasında kontrole direnmenin olduğunu belirtiyor. Kontrol etmenin bir kusur ya da hata olmadığına ancak, bir şekilde daha önceki kuşaklardan etkilendiğimiz çocuk yetiştirme şekline sadık kaldığımızı söylüyor.

Sözün ve iletişimin gücüne dikkat çekerken, özellikle çocuğumuzla yaşadığımız zor anlarda S.İ.D.O.T Metodu’nu öneriyor. Nedir bu metod?

S – Sessizce ve kendinizle konuşurak,kendinizi çocuğunuzun davranış ve duygularından ayrı tutun: Bu en zor adımdır, bunu başardığınızda sonu gelecektir diyor. Aslında, birçok ilişkide bize önerilen bu değil midir? Kızgın ve öfkeli anlarımızda fevri davranmadan önce, sakin kalıp düşünmek her zaman daha soğukkanlı hareket etmemize yaramaz mı? Hatta, son dönemlerde bunun için nefes teknikleri bile uygulanıyor.
İ – İlginizi çocuğunuza yönlendirin: Kafanızdan geçen duygu ve yorumlara bir anlığına ara verip, ilginizi çocuğunuza verin.
Bu da yine, bizlerin günlük hayatta da yoğun yaşadığı bir duygu. Örneğin, arkadaşımızla karşılaştığımızda soğuk bir merhaba demiştir ve bize de kafada kurmak görevi düşmüştür:) Neden böyle davrandı? Ben ne yaptım ki? vs. soruları ile kendimizi üzer, yorarız. Halbuki bir sıkıntısı olabileceğini, o anda kötü bir telefon almış olabileceğini vs. ilk etapta düşünmeyiz; çünkü ilgimiz kendimize yoğunlaşmıştır.
D – Dinleyin: Çocuğunuzun söylediklerini dinleyin ve onu anlamaya çalışın.
O – Onaylayın: Çocuğunuzun duygu ve ihtiyaçlarına objektif bir gözle bakmaya çalışın ve onaylayın.
T – Teşvik edin: Herşeyin hemen çözülmesi konusunda aceleci davranmadan, onun becerilerine inandığınızı gösterin.

Acelecilik konusuna kitabın ilerleyen bölümlerinde tekrar değinen yazar, çocuğunuzun sizin belirlediğiniz hızda gelişmesini beklemenin, onu olduğu haliyle sevme kavramıyla çelişeceğini söylüyor. Zira, böyle bir durumda, çocuğumuza bizim beklentilerimizle paralel bir değer biçmiş oluyoruz. Sanırım özellikle Türk Eğitim Sistemi içinde, özellikle bizim kuşağımızın çok iyi bildiği bir konu bu.Sınavlarda almamız gereken notlar, girmemiz gereken okullar, hatta fakülteler çoğu zaman önceden belirlenmiştir:) Yani, değerimiz aslında sistem içindeki beklentiyle eşdeğer…

Saygı ve sevgi konusunda ise, önce anne ve babaların çocuklarına saygılı davranmasını, nazik ve cömert olmasını; akabinde zaten doğal olarak karşılıklı saygının gelişeceğini söylüyor.

SİDOT Metodu’nu birçok diyalogla da örnekleyen, Dr.Aldort; kitabında sevgiden ve ihtiyaçların karşılanma şeklinden, ebeveynlerin liderliğine; çocukların güvende olma duygusundan, özgüven konusuna birçok önemli noktaya değiniyor.Ve bana göre çok değerli olan bir başka konuda: “Çocuğunuza zaman ayırın, ona söylediğiniz zamanda yanında olun, ona odaklanın ve ilgilenin diyor.” Eğer, düzenli olarak; “vaktim yok” ve “sonra yapalım” demeye başlarsanız, kendisini önemsiz görmeye başlayacaktır diyor.
Çocuklarımızla vakit geçirmenin, onları önemsediğimizi hissettirmenin gücü ve onların ileriki hayatlarına katkısı sanırım paha biçilemeyecek kadar kıymetli…

Kitap Adı : Çocuğunuzla Birlikte Büyümek
Yazar : Dr.Naomi Aldort
Kitabevi : Doğan Kitap

BeeAnne Notu: Benim annelik yolculuğumda bu kitap, dili ve yaklaşımıyla bana iyi geldi. Öneriler ve yazılanlar ne desteksiz, ne de dolaylı anlatılmış. Çocuk ruhunuzu da hiç kaybetmemeniz dileğiyle, keyifli okumalar…