ZigZag
AREL ALTAN – 6 AYLIK
ZigZag

Uykusuz kalıp, uyku eğitimini araştırıp, o kadar Mutlu Son hikayesi okumalarına rağmen yine de “tamam ama bizim çocuğumuz uyuyacak mı?” diye düşünen anne babalar için olsun bu Mutlu Son hikayesi:) Evet, sizin çocuğunuz da uyuyacak. Ve bunu uyku teyzelerinin yönlendirmesiyle siz yapacaksınız. Kendinize ve bebeğinize inanın, güvenin ki bu süreç rahat geçsin…
Anne olacağımı öğrendiğimden beri okuyup araştırıp, en doğrusunu ve en iyisini yapmaya çalıştım hep…Tabii ki eski düzenim olmayacaktı, bunu da biliyordum; ben sandım ki anneler az uyur,  gecenin bir yarısı kalkar,  bazen sabaha kadar uyumazlar. Ama kimse bana “HİÇ” uyumayacağımı söylememişti. Az uyumak vardı ama hiç uyumamak yoktu. Bütün işimi gücümü o uyuduğunda yapacaktım ama ne mümkün!

Kırkı çıktı düzene girmedi, gazı geçti düzene girmedi, üç aylık oldu düzene girmedi, ardındaki cümleler hep aynı, bi’ altı aylık olsun, bi’ emeklesin, yorulunca uyur ve bilimum ümit veren ama içi bomboş cümleler… Altan büyüyor , sürekli benim kucağımda oluyordu ama ben onunla nasıl oluyorsa vakit geçiremiyordum, büyüdüğünü kaçırdığım için üzülmeye başladım; onunla anılarım olacaktı aslında. Gün içinde toplamda üç saat uyumuş olmakla o gün kendimi uykumu almış kabul edecek kadar vahimdi durum. Sükür ki ben durumu erken farkettim sanırım, Altan 5 aylıkken kendi araştırmalarımla Çiğdem Hanım’a ulaştım, nasıl konuştuğumu hatırlamıyorum ama çok soru sorduğum aklımda:) Her soruya makul,  aklıma yatan bir cevap …Tek sorun Altan’ın ağlamasına dayanabilmek. Eşim ayrıca Gül Hanım’la konuştu, her cevaba ikna olduk. Ama bunlar beni kesmedi, ayrıca Çigdem Hanım’dan danışmanlık almış iki aile ile de görüştüm. Burcu Hanım ve Aslı Hanım; kendilerine buradan sevgiler:) Uyku eğitimini doktorlara danıştım, hatta biri “yok canım, biz uyku eğitimi ile mi büyüdük, siz de içgüdülerinize göre büyütün” dedi…Cocuk gelişimci yakınlarıma sordum, yok vazgeçtik.  Altan’ın ağlamasına dayanamayacağız; bir şekilde uyutuyorum nasıl olsa diyerek vazgeçtik. Ama 1 ay içinde hiçbir şekilde uyumuyordu, sabırlı ve ilgili anne gitti, sürekli uykusuzluktan midesi bulanan, başı ağrıyan, onunla sadece ihtiyaçları için vakit geçiren ve gergin bir anne geldi. Altan mı ? Ek gıdaya başladığımız süre içinde sevdiği şeylerde bile kaşığa yüzünü çevirdi, sürekli mızıklayan, ne yapsam memnun olmayan bir bebekti ve ben artık sinirlenmekten onu sevemiyordum.
Uyku eğitimine başlama kararını nasıl aldım? Gece uykularında 10-11 kez kalkmaya başladı, karnı tok olduğu için emmiyor, emmediği için de uyumuyordu. Uyusa da kucağımdan indiremiyordum, ertesi gün için hiç enerjim kalmamaya başladı. Gündüz uykusunda çok ufak seslerde uyanmaya başladı, lavaboya gidemez, musluğu açıp bir meyve yıkayamaz olmuştuk, üstünü örtmeye girdiğimde yürüken ayaklarımın çıtırdaması bile uyanmasına yetiyordu. Yine ağlayarak uyandığı bir ağlamasına tahammül edemeyeceğimi anladım ve “niye ağlıyorsun?” diye kızacağımı anladığımda onu beşiğinde bırakıp boş bir odaya gittim, sinirim geçip sakinleşene kadar ağladım ben boş odada. Altan ise beşikte ağlıyordu. Çiğdem Hanım ile ilk görüşmemizde “ilk uykularda biraz  ağlıyor” dediği aklıma gelmişti. Ben zaten ona zarar vermemek için boş bir odaya gittiğimde de ağlatmıştım. Artık uyumuyor ve zaten ağlıyordu, madem ağlayacak bunun karşılığı olsun dedim ve o an karar verdim, eşimin işten gelmesini bekledim bu konuyu konuşmak için. Ne kadar kıyamasa da, beni her gün bitmiş halde görünce sonunda “Tamam, sen ara tekrar ,deneyelim o zaman uyku eğitimini” dedi. O günden sonra görüştük tekrar, sağolsun Gül Hanım bizim programımızı kurdu, ama yok benim oğlumu uyutamayacaklar ya, ben bundan eminim ya herşeye hazırlıklıydım, eğitime pazartesi günü başladık, hafta sonunda fazla fazla yemek yapmıştım, çünkü Altan uyku teyzelerini de şaşırtıp yoracaktı, bütün aksilikler olacaktı, o yüzden ben birşey yapamayacaktım, herşey hazır olmalıydı evde. Şu an bunları yazarken tebessüm ettiğimi görüyorum, hattabu Mutlu Son hikayesini yazıyorum, çünkü Altan Bey içeride uyuyor:) Annesinin artık yazmaya, eviyle, eşiyle, en çok da kendiyle ilgilenmeye vakti oluyor . Artık saçlarımı sürekli toplamıyorum mesela, farklı yemekler denemek için vaktim oluyor. Bir toka, küpe takmak için, rahat ve keyifli duş almak için, istediğim şeyler için de yeterli vakit buluyorum….Artık meyve yıkarken suyu açmaya korkmuyorum, eğitim 15 gün ama çok çok erken sonuç alınıyor. Altan güzel güzel uyumaya başladığında ne kadar panik ve gergin olmaya başladığımı daha iyi anlamıştım, o uyuyor ben uyuyamıyordum, bir gün 3 dakikada uyuduysa ertesi gün 4 dakika olunca korkmaya başlıyordum. Gül Hanım sağolsun, güzel ses tonu ve samimi konuşması ile “sakin olun Elif Hanım, böyle yapmayın Elif Hanım” diye diye beni normale çekmeyi başardı. Şimdi de uyku saati gelince “beni yatırın artık” diye ağlayan bir bebek var.

Neler öğrendiğime gelince : Çocuğu biz ağlatmıyoruz, uyku eğitimini duyunca “çocuk uyusun diye ağlatacaksın, sen ne biçim annesin!” diyenlere kulak tıkayın, hatta bir süre görüşmeyin, uyku eğitiminden bahsetmeyin, bu iyi annelik ya da kötü annelik meselesi kesinlike değil.
*Yeniliğe açık olmayan insanlardan uzak durun, kırkı çıksın, 3 aylık olsun, 6 aylık olsun, dişi çıkıyor, emeklesin yürüsün, bir yaşına gelsin düzelir diye bir sey yok. Benim oğlum uyku eğitimi bittikten sonra iki dış çıkardı, uykusu hiç etkilenmiyor.
*Bence yeni doğmuş bir bebeğin uyku problemi var mı yok mu beklemek yerine yenidoğan dönemi bittikten hemen sonra uyku eğitimine başlanmalı, çocuklarımızın uykuya ihtiyacı var. Uyusun da büyüsün ninnisi var ya hani 🙂
Ben çok geç kalmamış da olsam, şimdi Altan’ın uyuduğunu görünce, keşke o ilk arayıp görüştüğümde hemen eğitime başlasaydım, çocuğun boşu boşuna bir aylık uykusuna sebep oldum diye hayıflanırken buluyorum kendimi…
Sanırım bu yeni düzenle ben de eski sakin, kaygısız halime yavaş yavaş geri dönüyorum. Başıma gelmemiş, belki de Altan büyüyene kadar hiç de başıma gelmeyecek o kadar çok şey sordum ki… Artık gözüm nasıl korkmuşsa…Telefonu kapattıktan sonra uyku danışmanlarımın benim için “uyku eğitimi aldı diye hoop gelsin eski hayat” diye düşünüpdüşünmediklerini bile merak etmiştim. Yok tabii ki ben önce anneyim, ama inanın hepsi korkudan 🙂
Eğitim bitti, uyuyan sağlıklı ve mutlu bir bebek , dinlenen ve yeni aktiviteler için kendinde enerji bulan bir anne-baba var şimdi. En güzeli eğitim bitti ama iletişim bitmedi:) Altan’ı özleyen uyku teyzeleri var. Ne zaman sıkışsak arayacağımız bilmenin rahatlığı… Gelsin uykulu geceler o zaman…
Belki yazacak daha çok şey var , ama özetle şunu söyleyebilirim : “Uyku eğitimi candır?”
Sevgilerimle…

Elif Zıhlı

0 cevaplar

Cevapla

Sen de bir yorum yap!

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir